Oscarlı Ari Sandel’in kısa filmiyle başlayan, Fellini’nin ’kafa karıştıran’ filmleriyle devam eden, Polonya’dan, Filistin’den, Kore’den sinema seçkileri sunan, panelleriyle sinema ve savaşı tartışan Limak 18. Ankara Uluslararası Film Festivali, önceki akşam sona erdi.

168 kısa ve 108 uzun filmin gösterildiği 10 günlük festival, her şeyi tadında bıraktı, seneye de bir şeyler kalsın diye. Festival Başkan Yardımcısı ve Dünya Kitle İletişimi Araştırma Vakfı Başkanı İnci Demirkol, ’Ankaralılar ilk kez festivale sahip çıktı.’ diyerek seneye yeni ve çok ilginç projelerinin olduğu müjdesini verdi. Festivalin, Ulusal Uzun, Kısa ve Belgesel Film yarışmalarının ödül töreni Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nin Farabi Salonu’nda yapıldı. Birincinin seçilmediği ’Ulusal Belgesel Film’ dalında ’X’ ile ikincilik ödülünü alan Özgür Arık, ödülü reddetti ve törene katılmadı. Arık’ın, Limak ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’nı eleştirdiği mesajı ise ıslık ve alkışlarla protesto edildi. Ulusal Uzun Film Yarışması’nda En İyi Film Ödülü’nü Muharrem Gülmez ile Sırrı Süreyya Önder’in yönettiği ’Beynelmilel’ aldı. Ödülünü Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürü Selahattin Ertaş’tan alan Gülmez, "Ankara Film Festivali benim için okuldu." derken, Önder de "Bakanlıktan 7 milyar aldık, haklarını helal etsinler." şeklinde espri yaptı. Önder geceyi "Gördüğüm en renkli festival." diyerek özetledi. ’Dondurmam Gaymak’ filmiyle Umut Veren Yeni Yönetmen Ödülü’nü alan Yüksel Aksu ise "40 yaş bunalımı yaşarken, umut veren yönetmen olmak iyi geldi. Bundan 10 sene önce festivale öğrenci olarak gelirdik, şimdi jüri olarak geldik. Festival kısa filmleriyle bize umut verdi, şimdi de ben onlara umut verdim." diye konuştu. Bahtiyar Küçük, Ankara