Kızı Ebru Özdemir ile birlikte fotoğraflarına bakınca başarının keyfini yüzlerinden okumak olanaklı.
Daha önce Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun (TMSF) satışa çıkarttığı çimento fabrikalarının açık artırmalarında da benzer tabloyu izlemiştik. Baba-Kız Özdemirler ihalelerde ellerinde bayrakla fiyat savaşında yan yanaydılar.
Son olarak Sabiha Gökçen havaalanının Dış Hatlar Terminali ihalesinde 2 milyar Euro’luk fiyatı verdikten sonra da zaferi paylaştılar.
Nihat Özdemir, Fenerbahçe Başkan yardımcısı ya da öncesinde Türk Müteahhitler Birliği Başkanı olarak kamuoyunda bilinen adlar arasına girdi. Oysa öncesinde üniversite arkadaşları ile birlikte kurdukları Limak İnşaat’ın arkasında uzun yıllara uzayan bir başarı öyküsü var. Sezai Bacaksız’ı belki kimse Nihat Özdemir kadar bilmez ama, iki arkadaş, iki üniversiteli, iki ortak yıllardır bir mücadele yürüttüler.
Şimdi de sıra ikinci nesil Özdemir ve Bacaksız’larda. Baraj, otoyol, yurt dışı müteahhitlik işleriyle yıllardır sağladıkları birikimleri, artık sanayi, üretim, turizm ve diğer alanlara yayıyorlar.
Limak Turizm grubu, Limra, Arcadia, Atlantis tatil köylerinin sahibi. Son olarak Ankara’da açılan Limak Ambassador otel, sadece tatil köyü değil büyük kentlerde de konaklama zincirinin bir halkası.
Türkiye’nin 20 yıl önce başlattığı turizm hamlasinde riskleri üstlenip en önde yer alan şirketlerden birisi oldu Limak. Belek projesinin de ilk isimleri arasına yazdırdı kendisini.
Özelleştirmede Tekel’in alkollü içkiler bölümünü alıp, Mey İçki’yi kuran Limak ve ortakları bu alanda da ciddi yatırımlarla bir devrim yaptılar.
Rakıda "bilyalı kapak" yatırımıyla kaçak ve sahte rakıya karşı milyonlarca dolarlık yatırımı devreye soktular. Ambalajdan şişeye, sunumdan ürün kalitesine kadar.
Mey İçki daha sonra da ABD’nin önde gelen uluslararası alkollü içkiler şirketine satıldı. Böylece "Türk Rakısı" artık dünya piyasalarında yerini alma şansına kavuştu.
Çimento fabrikalarına yapılan yatırımlarla bugün sektörün iddialı çimento grupları arasına giren Limak, bu sektöre ilk olarak kamudan aldığı "Kurtalan Çimento" ile adım attı. Kurtalan Çimento’ya ve sosyal tesislerine yapılan yatırımlar, açılan okullar, eğitim ve öğretim için Siirt ve civarında yapılan harcamalar diğer özel sektör şirketlerine de örnek olmalı.
Bugüne kadar DSİ’nin pek çok hidroelektrik santral ve baraj inşaatına imza atan Limak ve Nihat Özdemir, Karayollarının otoyol hamlesinde de büyük pay sahipleri arasındaydı. Karadeniz sahil otoyolu projesinin de önemli bölümünü gerçekleştirdi. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) pek çok kritik projesinde de Limak imzasını görürsünüz.
Diyarbakır’dan çıkıp Ankara’da süren delikanlı Nihat Özdemir’in hikayesi, heyecanla devam ediyor.
Sabiha Gökçen Havaalanı Dış Hatlar Terminali için verilen 2 milayr euro’yu aşkın rekor fiyat "azmin elinden hiçbir şeyin kurtulamayacağının" göstergesi değil mi?
Bence Nihat Özdemir ve Limak’ın başarı öyküsü, nereden başlayıp, nereye geldikleri ve ikinci nesilin artık devreye girmesiyle geleceğe dönük hedef ve beklentileri dikkatle ve heyecanla izlenmeye değer.
Limak ve Nihat Özdemir’i takip edin derim. Yaptıklarını ve yapacaklarını!
Bugün açıklanacak Öğrenci Seçme Sınavı (OSS) sonuçlarıyla pek çok genç üniversite arkadaşlığının, iş arkadaşlığına, başarı ortaklığına Türkiye sevdasına dönüşümünün güzel bir örneği "LİMAK" değil mi? Yeni Limak’ları bakalım, hangi gençler yaratacak.